Baro Başkanı Aydın: Avukatlık mesleği ortadan kaldırılıyor

Tigris Haber- Aydın, Yargıtay’ın söz konusu tavsiyesini avukatlık mesleğinin ortadan kaldırılmasının bir girişimi olarak algıladıklarını belirterek, “ Bu avukatlık mesleğinin ilk ortaya çıktığı, yani antik Roma ve Yunan devletlerindeki döneme götürecek bizi. O dönemde de avukat olmayan kişiler bu görevi yapıyorlardı. Şimdi 21. Yüzyılda biz yine aynı tehditle karşı karşıyayız. Diyarbakır Barosu olarak diğer barolarla birlikte bu konuda sesimizi yükselteceğiz. Bu, mesleği ortadan kaldırmaya yönelik hukuk dışı girişime karşı elimizden ne geliyorsa, bunun geri alınması için elimizden ne geliyorsa yapacağız” ifadelerini kullandı.

Diyarbakır Barosu tarafından öldürülen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi için düzenlenen anma etkinliğinin 149’uncusu yapıldı. Diyarbakır Adliyesi önünde yapılan eyleme, Diyarbakır Sanayi ve İş İnsanları (DİSAD) Burç Baysal ve yönetim kurulu üyeleri de katıldı.

Anmada konuşan Diyarbakır Barosu Başkanı Cihan Aydın, “Maalesef 149’uncu hafta ve 3 yılına yaklaştığımız Sayın Başkanın cinayetinde, soruşturmada yine bir ilerleme yok. Size bu konuda, üzülerek söylüyoruz ki, söyleyebileceğimiz yeni bir şey yok. Elimizden geleni geçmiş dönemde yaptık, bu gün de yapmaya devam ediyoruz. Bu soruşturmanın selamete ulaşması için, faillerin bulunması için, katillerin bulunması için elimizden geleni yapıyoruz.” diye konuştu.

 “Daha öncede konuştuğumuz gibi ‘burası Tahir Elçi İnsan Hakları Kürsüsü olacaktır’ demiştik” diyen Aydın, Birleşmiş Milletler Kalkınma Ajansı ve Yargıtay arasında avukat olmayanlarında mahkemelerde tarafları temsil edilmesini sağlayan İstanbul Bildirgesi Taslak Eylem planını sert sözlerle eleştirdi.

‘Avukatlık mesleği ortadan kaldırılıyor’

Eylem planı tasarısında yer alan düzenlemeyi “avukatlık mesleğine saldırı” olarak yorumlayan Aydın, tasarıya ilişkin şu ifadeleri kullandı: “Mesleğimiz maalesef sadece fiili ve fiziki saldırılara maruz kalmıyor, başka alanlarda da bizzat yargının en tepesindeki yargı örgütü tarafından, Yargıtay tarafından da mesleğimize yönelik saldırı girişimleri var. Biz bunu girişim olarak değerlendiriyoruz. Çünkü hala bir taslak halindedir. Burada şunu diyor: Mahkemeler avukatlık yetkisi olmayan uygun kişilerin mahkeme nezdinde tarafları temsil etmesine izin verebilir. Bu avukatlık mesleğinin ortadan kaldırılmasının bir girişimi olarak algılıyoruz. Bu avukatlık mesleğinin ilk ortaya çıktığı, yani antik Roma ve Yunan devletlerindeki döneme götürecek bizi. O dönemde de avukat olmayan kişiler bu görevi yapıyorlardı. Şimdi 21. Yüzyılda biz yine aynı tehditle karşı karşıyayız. Diyarbakır Barosu olarak diğer barolarla birlikte bu konuda sesimizi yükselteceğiz. Bu, mesleği ortadan kaldırmaya yönelik hukuk dışı girişime karşı elimizden ne geliyorsa, bunun geri alınması için elimizden ne geliyorsa yapacağız. Umarım sadece tasarı aşamasında kalır.”

Aydın, konuşmasının ardından sözü, eyleme davet edilen Diyarbakır Sanayi ve İş İnsanları (DİSAD) Burç Baysal’a bıraktı.

‘Soruşturmanın ilerlememesi üzüntü verici’

Uzun yıllar Tahir ELÇİ ile Sivil Toplum çalışmalarında beraber mesai verdiğini ifade eden Baysal, “ Genelde Kentin ve Ülkenin toplumsal menfaatine yapmış olduğumuz çalışmalarda onunla beraber çalışmaktan onur duyduğumu bunu bir kez daha sizlerle tekrarlamak isterim. Sayın Tahir Elçi gerçekten hukukçu kimliği İnsan Hakları savunuculuğu kimliğinin yanı sıra gerçek anlamda tam bir Sivil Toplum gönüllüsüydü. Şehirdeki bütün Sivil Toplumu bir arada tutma konusunda yoğun bir çalışması vardı. Yine o dönemin ruhu içerisindeki çalışmalarımızda kentin geneline hitap eden çalışmaları o dönemin şartlarını yaşayan herkes biliyordu. Bir şekilde Sayın Tahir Elçi'nin uğradığı cinayet aslında Diyarbakır Barosu Başkanlığına ve Sayın Tahir Elçi'ye değil Diyarbakır Sivil Toplum Örgütlerine yapılmış olarak görüyoruz. Bu cinayetle ilgili soruşturmaların halen neticelenmemiş bizler tarafından bir üzüntü ile karşılandığını belirtmek isterim. Bu konunun aydınlanması da Ülkenin de Demokrasisi ve Diyarbakır'ın Sivil Toplum hayatını ileriye taşıması açısından gerçekten çok önem arz ettiğini hatırlatırken o gün Sayın Tahir Elçi bir cinayete uğradığı zaman bu kentin tarihi değerlerine yapmış olduğu vurguyu hatırlatmak isterim. O gün yaşanan çatışmalı ortam içerisinde o tarihi dokuyu korumak ve burada çatışmaların olmaması için mücadele veren bir hak savunucusuydu. Ben kendisini tekrar rahmet ile anıyorum ve en kısa sürede de bizleri aydınlatacak bir ortamın oluşmasını diliyorum. Diyarbakır Barosu Başkanı, Yönetim Kurulu üyelerine ve mensuplarına bir kez daha teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.

Tahir Elçi ile sivil toplum alanlarında uzun süre birlikte çalıştıklarını kaydeden Baysal, Tahir Elçi’nin hukukçu ve insan hakları savunucu olmasının yanında gerçek anlamda bir sivil toplumcu olduğunu söyledi.

Anma, yapılan oturma eyleminin ardından sona erdi. (Haber Merkezi)