Barış için her evden bir oy
İlyas AKENGİN/ÖZEL
Aday gösterildiği tarihten itibaren verdiği mesajlar ve geçmişteki duruşu ile halkın büyük bir beğenisini toplayan Sapan bildik siyasetçilerden çok farklı. Kentin örf ve adeti ile büyüyen, 1990’lı yıllarda habercilik anlamında kentin isimsiz kahramanlarından biri olan Sapan, Diyarbakır’ın yetiştirdiği önemli isimlerden biri. Hem ‘milli’ hem ‘yerli’ olan Sapan, 1 Kasım’da yapılacak seçimler için gece gündüz demeden tek başına çalışmalarını sürdürüyor. Koruma ordusu yerine çalışmalarını tek başına yürüten Sapan, gittiği her yerde meclise gitmesi durumunda yapacaklarını ve partisinin son dönemlerdeki değişimini anlatıyor. Halkla bütünleşen ve çalışmalarını bire bir format ile yürüten Sapan’ın 1 Kasım’da bölgede eriyen CHP’yi, yeniden şahlandıracağı bekleniyor. Bizde Gazete olarak, kent için önemli bir öneme sahip olan Sapan’la bir araya gelerek, meclise gitmesi durumunda projelerini, halktan beklentilerini ve son gelişmeleri konuştuk.
Öncelikle şunu sormak istiyorum, Neden CHP?
BARIŞÇI POLİTİKA TERCİH NEDENİM
CHP, sosyal demokrat ve barışçıl bir politika izlediği için. Demokratik sivil bir siyaset anlayışına sahip olduğu ve bunu yaşama geçirme kapasitesine sahip olması nedeniyle doğru bir tercih olduğuna inanıyorum. Ayrıca dışarıdan atama ile CHP’den aday olmadım, Ankara/Çankaya ilçe örgütüne üyeyim, düşünerek, faydalı olacağıma inandığım için aday oldum. CHP kadrolarının, Türkiye’nin Kürt meselesi de dahil olmak üzere bütün sorunlarını Demokrasi potası içinde çözeceğine inandığım için aday oldum. Hem partimize hem de şahsıma gösterilen ilgiden dolayı da çok memnunum, doğru bir tercih yaptığım da seçim çalışmaları sırasında kanıtlanmış oldu.
Bildiğiniz gibi CHP bölgede ve Diyarbakır’da istediği heyecanı yakalayamadı, bunu neye bağlıyorsunuz?
PARTİMİZE CİDDİ BİR YÖNELİM VAR
Politikadaki dönemsel gel-gitlerin etkili olduğu kanaatindeyim. Ayrıca parti içi sorunların bunda çok etkili olduğunu söyleyebilirim. Partilerdeki iç kavgalar politika üretmeyi engelleyen en önemli unsurlardan biridir. Bir dönem CHP’de bunlar yaşandı. Toplumun beklentilerine cevap veremeyince bağlar da bir süre sonra koptu. Kopan bağları tamir etmek elbette ki zaman alıyor.. Şimdi parti içinde kavga yok, üretim var, toplumda bunu görüyor. Bu nedenle partimize ciddi bir ilgi ve yönelim var.
CHP'nin son dönemlerdeki dili kapsayıcı, bu bölgeye yansıyacak mı?
KAPSAYICI DİL KABUL GÖRDÜ
Toplumu kapsayıcı, birleştirici, kaynaştıran, ayrıştırmayan, ötekileştirmeyen barışçı dil ve üslup CHP’nin geleneğinde olan bir şey. Bu kapsayıcı dil uzun zamandır vardı, kabul bekliyordu. Bölgemiz açısından bu anlamda değerlendirmek gerekiyor. AKP’nin uzun zamandır kandıran dilinin, savaşçı zihniyetinin açığa çıkması, CHP’nin kapsayıcı dilinin farkını ortaya koydu. Bu kapsayıcı dil, üslup, barışçı ve birleştirici politikalar zaten bölgeye yansımış durumda. Barış dili ortak bir dildir, kapsayıcıdır. Önemli olan niyetlerin iyi olmasıdır. Bu iyi niyet hem CHP’de hem de bölgemizin insanında var, o nedenle buluşmak o kadar da zor bir olay değil. Halkımız CHP’nin iyi niyetinin ve demokrasi anlayışının farkında. Bu nedenle yansıyacak mı demekten çok yansımış olduğunu söylemek daha doğru olur.
Diyarbakır'da seçim çalışmalarınızı nasıl yürütüyorsunuz? Çünkü kentin bir çok noktasında sıkıntı var, bu nedenle kampanyanızı rahat yapabiliyor musunuz?
İLGİ VAR, ÇOK RAHAT ÇALIŞIYORUZ
Seçim çalışmalarımızı çok rahat bir atmosferde yürütüyoruz. Şimdiye kadar hiçbir sıkıntı yaşamadık. Biz çalışmalarımız sırasında hiç sıkıntı yaşamadık ancak, toplumun ne kadar sıkıntı içinde olduğunu da tespit ettik. Kentin tamamında olmasa dahi OHAL dönemini hatırlatan görüntülere tanıklık ediyoruz. Ama bütün bunlara rağmen demokrasiye olan inancımızdan dolayı mücadelemizi sürdürüyoruz, sürdürmeye devam edeceğiz. Bütün sıkıntılara ve olumsuz koşullara rağmen rahat bir seçim kampanyası yürüttüğümüzü söyleyebilirim.
Halka hangi vaatlerle gidiyorsunuz?
HALK CHP’YE İNANIYOR
Bizde afaki, kandırmaca, günü kurtarmaya dönük vaatler yok. Ben vaat veren sonra ortadan kaybolan politikacı profiline dahil biri değilim. Zaten bu profil sürekli değil, geçici bir profildir. Bizim seçim bildirgemizde toplumun bütün kesimlerini ilgilendiren ve sorunlarını çözecek yapılması gerekenler madde madde sıralanmış. Biz bunları halkımızla hem genel hem de kendilerini ilgilendiren kısmını paylaşıyoruz. Halk, CHP’nin verdiği sözü yerine getireceğine inanıyor. Bu da bizim için son derece önemli bir kriter.
İnsanlar neden CHP ve Sapan'a oy versin?
SEÇİLSEM DE, SEÇİLMESEM DE HALKIN İÇİNDE OLACAĞIM
Barış için, kardeşlik için, gelecek için. Partimizin bu anlamdaki genel siyasi duruşu kabul gördüğü için. İnsanlar beni de tanıyor. Yanlış bir işin içinde olmayacağımı, düzgün, karakterli bir siyasi çizgi izleyeceğimi, seçilsem de seçilmesem de onlarla birlikte olacağımı bildiği için oy verecek. Her aileden barış için bir oy istiyorum/istiyoruz. Barış için, kardeşlik için, birlikte ortak bir yaşam için her aileden bir oy istemek ya da vermek çok zor bir durum değil. Böyle naçizane bir talebim var. Bu talep tek başına şahsımla ilgili değil, hepimiz için. Çünkü bu dönem CHP’ye ihtiyaç var. Gerilimi, savaş ortamını, şiddet sarmalına son verilmesi için mutlaka CHP’nin araya girmesi, sorumluluk üstlenmesi gerekiyor. Bu nedenle CHP’nin Diyarbakır’dan mutlaka milletvekili çıkarması gerekiyor ki, sorumluluk da tescillensin. Yaptığımız seçim çalışmalarından çıkardığımız sonuçta böyle bir duruma işaret ediyor. CHP’ye ve şahsıma yönelik bir teveccüh var. 1 Kasım günü bunun sandığa yansımış olduğunu görmek beni ve partimi son derece memnun edecektir.
Hedefiniz ve halktan beklentiniz nedir?
BARIŞ İÇİN HER EVDEN BİR OY
Hedefimiz Diyarbakır’dan mutlaka milletvekili çıkarmaktır. Halktan beklentimiz ise sadece oydur. . İradelerini sandığa yansıtmalarıdır. Her aileden, her evden sadece bir oy istiyoruz. Talep ettiğimiz oy sadece şahsımız için değil, toplumun huzuru, barışı içindir. Toplumsal Barışımız içindir. Bir çok aday yerli değil, ama siz bu kentin yetiştirdiği önemli bir şahsiyetsiniz, insanlar bu hususa dikkat ediyor mu?
ŞEHİR ÇOCUĞU İLGİSİ MEMNUN EDİYOR
En büyük sıkıntı da bu ya!. Yıllardır Diyarbakır’da bu yöntem uygulanıyor. İnsanlarımızın da en rahatsız olduğu konu da bu. Diyarbakır metropol bir kent, herkes aday olabilir. Önemli olan kentin bağrından kopup adım adım ilerlemek, ilerledikçe doğru izler bırakmaktır. Arkasında şaibeli bir geçmiş bırakmamaktır. Kimseyi suçlamak istemiyorum, ancak kendi profilim konusunda da çok mütevazı olmak istemiyorum. Tek başıma biriyim, arkamda aşiretim, sayı itibariyle büyük bir aile topluluğu yok. Ama halkın kendisi var. Halk yanınızdaysa, sizi destekliyorsa önünüzde hiçbir engel olmaz. Şahsımla ilgili konuşulanlara tanık oluyorum, ayrıca duyuyorum da.
‘Naci Şehir çocuğudur, bizimdir. Oyumuzu da o hak ediyor, başkasına vereceğime ona vereceğim’ gibi cümlelerin konuşulmuş olması beni son derece memnun ve mutlu ediyor. Duymak istediğim sözlerdi, duyuyorum. Kazanmasam da canları sağ olsun. Bunun böyle konuşulmuş olması bile bana yeter.
Son olarak neler söylemek istersiniz?
GELECEĞİMİZ İÇİN SANDIĞA GİDELİM
İnsanlarımız mutlaka sandığa gitsinler. Barış için, demokrasi için, kendi geleceğimiz için, çocuklarımızın geleceği için, ülkenin geleceği için mutlaka sandığa gidilsin ve barış için oy kullanılsın. Bunun adresinin de Cumhuriyet Halk Partisi olduğu gerçeğini de beraberlerinde sandığa götürsünler.
SAPAN, TAŞKIRAN EL ELE
Bu arada Sapan seçim çalışmalarını 2. Sıra adayı Hüseyin Taşkıran ile birlikte yürütüyor. Kentin yetiştirdiği değerli şahsiyetlerden biri olan Taşkıran, genç ve idealist yapısıyla biliniyor. Naci Sapan’la birlikte politikaya soyunmuş, omuz omuza demokrasi mücadelesi veriyor. Seçim çalışmaları sırasında sürekli gençlerle ilgileniyor ve sorunlarını dinliyor. Cumhuriyet Halk Partisini gençlere kapı aralayan bir parti olduğu için tercih ettiğini söylüyor. CHP’nin Kürt meselesi de dâhil olmak üzere ülkenin bütün sorunlarını çözecek kapasiteye sahip bir parti olduğu için tercih ettiğini her fırsatta vurguluyor Taşkıran. 35 yaşında genç bir politikacı olarak gelecek için umut veren Hüseyin Taşkıran, aile şirketlerinin yöneticiliğini yapıyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.